Resesyon tam anlamıyla, makroekonomide geleneksel olarak reel gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYİH) iki veya daha fazla çeyrek yıllık periyotta arka arkaya negatif büyüme göstermesi durumudur. Ekonomide durgunluk olarak da adlandırılabilir.
Uzun bir resesyon dönemi ekonomik çöküş olarak isimlendirilir. Resmi bir tanımı olmayan resesyon kelimesi ekonomiyle ilgili bir kavramdır. Durgunluk kelime anlamına sahip resesyonun, genel olarak kabul gören tanımı ise belirli bir dönem içerisinde üretimdeki düşüş olarak tanımlanabilir. Üretimdeki kısa dönemli düşüş değildir resesyon. Birçok iktisatçı resesyonu bir ülkenin ardışık iki çeyrekte GSMH’deki düşüşü olarak tanımlanmaktadır. Bu tanım tam olarak resesyona denk gelmemektedir. Tam anlamıyla resesyonu anlatacak olursak, şu tanımı yapmak daha doğru olacaktır; ekonominin genel tabanına yayılmış birkaç aydan fazla süre gelen üretim istihdam, gelir ve diğer değişkenlerdeki gözle görülen ekonomik aktivitelerdeki önemli ölçüde oluşan düşüşlerdir. Ekonomik olayların zirve yaptığı yerde resesyon başlar ve dip noktada biter.
Resesyonun Bazı Özellikleri Ve Gerçekleşme Nedenleri Nedir?
• Genellikle bir yıl sürer ve ürün maliyetleri ciddi oranda artar.
• Tüketimdeki düşüş az olsa da üretimdeki düşüş fazla olur.
• İşsizlik oranını arttırır.
• Finansal piyasalara zarar verir.
Anlamak zor olmasa da zamana ihtiyacı olan bir kavramdır. Bir ülkenin resesyonda olduğunu anlamak için belirli bir sürenin geçmesi gerekli, resesyon, istihdam gelir ve birçok değişkene bağlı olduğu için tek bir sebebi olmaz. Eğer ki bu mal veya hizmet petrol gibi her üretim alanını etkileyen bir mal ise resesyonun ölçüsü olabilir.
Resesyonu hükümet kendisi de oluşturabilir. Sıkı maliye politikaları kullanan bir ülke de mal ve hizmetlere olan talebi düşürmek için bu yola başvurabilir. Büyümesi ihracata dayalı olan ülkelerde dış talebin düşmesi de resesyona sebep olabilir.