Risk yönetimi neden önemlidir? Gerçekte, herkes forex piyasalarından para kazanmak ister ve bunu yapabilmeliyiz bu yüzden sürekli kayıpları önlemek için hesaplarımızı nasıl yöneteceğimizi öğrenmek zorundayız. İşin bu yönü, ironik bir şekilde ticarette en çok göz ardı edilen alanlardan biridir. Birçok yatırımcı toplam hesap büyüklüklerine bakmadan ticarete girmeye heveslidir. Onlar yalnızca tek bir işlemde ne kadar kaybedeceklerini belirler ve ticarete başlar.
Forex piyasalarında ise yatırımcının parasını katlama şansı her zaman vardır. Fakat gelecekteki karını ve daha da fazlası, yatırdığı anaparayı kaybetme riski de vardır. Beklenen kar ortalamasından sapma finansal piyasalarda yatırımcının riskini belirleyen şeydir. Risk yönetimi yöntemleri, pozisyon açmadan önce ve sonra uygulanır. Ana risk yönetimi metodu kayıpları azaltmak için uygulanır.
Riski Kontrol Etmek İçin En Önemli Koruyucu Stop-Loss Kullanımı
Her açık pozisyon için koruyucu etmen olan Stop-Loss yerleştirilmesi tavsiye edilir. Stop-loss olumsuz bir durumu önlemek amacıyla yatırımcının piyasadan ayrılacağı noktadır. Bir pozisyon açarken ekstra kayıplara karşı sigortalanmak için stop-loss kullanılması önerilir.
Aktif olarak işlem yaparken, fonlarınızı potansiyel bir toplam kayba karşı korumak çok iyidir. Para ve risk yönetiminin ana amacı da budur. Sıklıkla, yeni başlayan bir yatırımcı, kaybettiren işlemlere maruz kalmaktan endişe duyacaktır. Bu nedenle yatırımcı piyasanın dönüp kayıpların bir kazanç haline dönüşeceği umuduyla zararın artmasına izin verir.
Çoğu zaman tüm başarılı stratejileri kayıpların önünü kesmek için disiplinli bir prosedür içerir. Bir yatırımcı bir pozisyonda aşağı durumda olduğunda, kaybı doğru seviyede kesmeyi zor bir hale getiren birçok duygu ortaya çıkar. En iyi uygulama henüz ticarete bile başlamadan önce kayıpların nerede kesileceğine karar vermektir. Bu yatırımcının işlemlerde en fazla ne kadar miktarda kaybı bekleyeceğini garanti eder.
Pozisyon Başına Hesabın Katlanılabilir bir Kısmını Riske Edin
Yatırım fonunuzu iyi yönetmek için, bir pozisyonu açmadan önce ticaretin sizin tasarladığınız yönün tersine gitmesi durumunda ne kadarda parayı kaybetmeyi göze aldığınızı belirlemeniz çok önemlidir. Örneğin, her açtığınız pozisyona toplam fonunuzun %3, %5 veya %10’u oranında parayı riske etmeye karar verdiniz, böyle yapmakla, işlemleri yürütürken tek bir işlem pozisyonunda paranızdan kaybedebileceğiniz en yüksek miktarın ne olduğunu da önceden biliyor olacaksınız. Bununla birlikte duygu faktörünü silmiş olacaksınız.
Bunu hesaplamak için gereken faktörler şunlardır:
Hesabınızdaki fon bakiyesi.
Stop loss olarak ayarlanacak pip sayısı.
İşlem yapılan lot büyüklüğü (hacim).
Örneklendirelim:
Diyelim ki fon bakiyeniz 5000 $ ve önceden belirlenmiş stop loss pip sayınız 50 pip (stop-loss pip sayısı seçiminiz analitik araştırmayla gelmeli) ve bir pozisyon için fonunun sadece % 2’sini riske etmeye hazırsınız.
Ne yapmalısınız?
5000 $ ‘ın %2’sini hesaplayın.
Bu da = 100 $ ‘dır.
Sonuç ne olursa olsun, sizin 100 $ ‘lık kaybı karşılayabileceğiniz anlamına gelir.
Ardından, 100 $ ‘ı 50 pipe bölün.
Bu da 2 dolar olacaktır.
Sizin lot büyüklüğünüz 1 pipe 2 $ olmalıdır. Yani 0.2 lot büyüklüğü olacaktır.
Bu nedenle 0,2 lot büyüklüğünü kullanmanız gerekir.
Mümkün olduğunca az hırslı olmaya çalışın, az hırslı olmak riski minimize eder.
Bir şekilde kaldıraç riski kontrol edebilir: Eğer kaldıracınız göreceli olarak düşükse bu sizi yüksek bir lot büyüklüğü ile işlem açmanıza karşı sınırlayacaktır.
Stratejilerinizi Yeniden Değerlendirin
Risk kontrolündeki diğer önemli unsur ise genel hesap riskidir. İşlemler sizin aleyhinize gidiyorsa, hangi noktada duracak ve ticaret stratejinizi yeniden değerlendireceksiniz? Paranızın yüzde 30’u veya yüzde 50’si ya da yüzde 80’nini kaybettiğiniz veya tüm paranızı kaybettiğiniz zaman mı? Piyasaların analitik yöntemlerle değerlendirin ve stratejinizi daha fazla mükemmelleştirmeye hatta onda bir değişime ihtiyaç olup olmadığına bakın.
Ayrıca lot büyüklüğünüzün tüm hesap miktarınız için fazla büyük olup olmadığını kontrol edin.
Risk yönetimi ve fon yönetimi el ele gider, eğer fonlarınızı iyi yönetirseniz eşit oranda riskinizi düşürüyorsunuzdur, aynı şekilde riskinizi iyi yönetmeniz eşit oranda fonlarınızı korumanız demektir.